Teknoloji

Intel ve AMD Arasındaki Rekabetin Sonucu

Intel ve AMD ile ilgili bilinmesi gereken birçok şey bulunuyor. Hatta bu iki firma, bir zamanlar ortak anakart kullanıyordu. Peki nasıl oldu da ayrıldılar?

Teknoloji tarihinin en ilginç ve en sürükleyici olayları arasında Intel ile AMD’nin rekabeti geliyor. Adeta aksiyon dolu bir hikaye gibi olan bu iki şirketin yaşadıkları teknoloji meraklılarının bilmesi gerektiği pek çok detay içeriyor. Sözü daha fazla uzatmadan Intel ile AMD’nin rekabet dolu tarihine giriş yapalım.

Intel ve AMD Arasında Yaşanan Rekabet

Öncelikli olarak bu iki firmanın genel durumunu inceleyelim. Intel, 1968 yılında kurulan ve işlemcilere yoğunluk veren bir şirket. Gordon Moore ve Robert Noyce tarafından kurulan bu firmanın 2021 yılı verilerini incelediğimizde geliri 79.02 milyar dolar olurken net gelir 19.87 milyar dolar olarak açıklandı. Toplam mal varlığı 168.41 milyar dolar olan firmanın değeri ise 95.39 milyar dolar olarak yer alıyor. Ayrıca şirketin çalışan sayısı 121.100 olarak açıklandı.

Bir diğer firma olan AMD ise 1969 yılında kuruldu. Jerry Sanders tarafından faaliyetlerine başlayan şirketin 2021 yılı verilerine göre 15.500 çalışanı mevcut. 16.4 milyar dolar gelir elde eden firmanın net geliri 3.16 milyar dolar olarak açıklandı. Toplam mal varlığı 12.4 milyar dolar olarak yer alan AMD, 7.5 milyar dolarlık değere sahip.

Intel ve AMD

Intel ve AMD, kurulduğu dönemde işlemci geliştirmeye başlayan iki firma. O dönemde Intel, kendi üretmiş olduğu çiplerini piyasaya sunarken AMD ise Intel’in işlemcilerini kopyalayarak ve hız aşırtma yaparak daha yüksek hızda işlemcilerle pazarda yer alıyordu. Örneğin Intel, 1.5 MHz işlemci ürettiyse AMD, aynı işlemciyi alıp güçlendirdikten sonra 1.75 MHz hızında satıyordu. Intel, bu durumun rekabete aykırı olması sebebiyle AMD’den şikayetçi olur.

AMD’nin rahatlamasını sağlayan olay IBM tarafından gerçekleşir. IBM, 70’li yıllarda gizli bir proje üzerinde çalışır. Bu proje kişisel bilgisayar projesi olur. O dönemde insanlar, bilgisayarların kurumsal alanda kullanıldığını düşündüğü için proje gizli gizli halledilir. IBM, Intel ile anlaşarak kişisel bilgisayarlarında Intel’in çiplerini kullanma kararı alır. Bunun için koyduğu şart ise rekabetin sürmesi adına Intel’in AMD’ye işlemci haklarını devretmesi olur. Intel, bu teklifi kabul eder ve IBM sayesinde bir anda büyük bir şirket haline dönüşür. Şunu belirtelim ki IBM, teknoloji dünyasında o zamanlar oldukça ön plandaydı.

Günümüzde İki Şirketin Durumu

90’lı yıllara kadar Intel ve AMD, aynı soket yapısıyla yani aynı anakartta çalışabilen işlemciler geliştirmeyi sürdürür. Ta ki bu işlem AMD’nin araştırma ve geliştirme çalışmaları yapmaya başlamasına kadar. Artık AMD, kendi işlemcilerini daha iyi performansla üretmek ister. Yaptığı çalışmalar sonrasında dünyanın ilk 64 bit işlemcisini sunan AMD, bu şekilde artık kendi soket yapısına kavuşur.

Bu durum, Intel’in dikkatini çeker ve Intel, AMD işlemcileriyle çalışan anakart üreticileriyle iş yapmayacağını açıklar. 2000’li yılların başında Intel’den gizli merdiven altı AMD anakartları satıldığını bilenler vardır. Intel ise bu dönemde 32 bit işlemciler üretmeye devam ettiği için düşük performans sağlar. 2000’li yılların başı, AMD’nin altın çağları gibidir.

En sonunda dayanamayan Intel, AMD’nin kapısını çalar ve 64 bit işlemcinin haklarını satın alarak daha iyi işlemciler geliştirmeye başlar. Bu şekilde Intel, tekrardan eski gücüne kavuşur. Son yıllarda AMD’nin yükseliş eğilimi içerisinde olduğunu da açıklayalım. Intel ve AMD, bu şekilde bir rekabet ortamına sahip oldu.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu